Malatya’da Ermeni eseri olan Taşhoran Kilisesi Malatya Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilerek Taşhoran Kültür ve Sanat Merkezi olarak açıldı. Kilise de Ermeni vatandaşları gelip ibadetlerini yapabilecekler.
Malatya merkez Çavuşoğlu Mahallesinde bulunan ve ayın zamanda Ermeni Kilisesi olan tarihi Taşhoran Kilisesi Malatya Büyükşehir Belediyesi tarafından Restorasyon çalışmaları tamamlanarak Taşhoran Kültür ve Sanat Merkezi olarak hizmete açıldı.
Düzenlenen açılış törenine Vali Aydın Baruş, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, Türkiye Ermenileri Patriği Sahag Maşalyan, Adıyaman ve Çevre İller Metropoliti ve Patrik Vekili Ğriğoriyos Melki Ürek, Malatyalı il ve il dışında yaşayan Ermeni cemaati mensupları, kalabalık bir topluluk katıldı.
-“Hepimiz için büyük kazanç”
Açılış sonrası duygularını ifade eden Türkiye Ermenileri Patriği Sahag Maşalyan, “Mutluluğumuzu ve memnuniyetimizi paylaşmak isteriz. 100 yıl sonra bir sanat ve kültür merkezi olarak onarılan Taşhoran kilisesi aynı zamanda Hristiyan vatandaşlar için ibadete de açılıyor. Ebetteki bu ülke barışı, birliği ve kardeşliği açısında çok önemli bir mesaj olarak biz algılıyoruz bunu. Anadolu’nun gitmeye yüz tutmuş zenginliklerini kazandırılması ve tekrar gün ışığına çıkartılması hepimiz için büyük kazanç olduğunu belirtmek isterim.” Dedi.
-“Bu Malatya’nın zenginliğidir”
Açılış sonrası değerlendirme yapan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, “Güzel bir şekilde restorasyonu aslına uygun olarak yapıldı. Bugün kültür ve sanat merkezi olarak açıldı. Tabi burası neticede geçmişte bir Ermeni kilisesi. O vatandaşlarımızda inançları gereği buraya gelmek istedikleri zaman İçişleri Bakanlığımızdan gerekli izinleri alarak ibadetlerini yapabilirler. Bu Malatya’nın zenginliğidir, bu hoşgörü ikliminin ülkemize yansımasının en güzel sembolüdür diye ifade etmek istiyorum. Biz bütün inançların, bütün düşüncelerin, bütün fikirlerin özgür olmasını istiyoruz. Ve kendi inanç ve değerlerini yaşamaları noktasında hiçbir şekilde onlara müdahale edilmemesinden yanayız. Ve Anadolu nasılki geçmişte insanlık medeniyetinin başladığı yer ise bundan sonraki süreçte de insanlık medeniyetinin inkişaf ettirildiği, temayüz ettiği, terakki ettiği bir yer olması ancak bu birliktelikle perçinlenebilir, ortaya çıkabilir.” diye konuştu.
-“ Ne mutluki biz bu günleri yaşadık”
Ermeni cemaati mensubu Takuyi Köletavitoğlu ise ailesiyle birlikte İstanbul’a gitmeden aynı mahallede yaşadığını ve geçmişte çocukken kiliseye gelip dua ettiğini aktararak, “Mutluyum, çünkü daha çocukluğumda burası açıldığı vakit biz gelip gitmeye, dualarımızı burada etmeye başlamıştık. Ama sonradan böyle harabe olunca hakikaten yıkıldık, dünyamız yıkıldı bizim. Ama şimdi kaç yıldır buranın onarımı başlayınca ben iple çekiyordum. ‘Ne zaman açılacakta biz tekrar ne zaman ibadet yapacağız’ diye düşünüyordum. Ama bugün Allah bana o günü görmeyi nasip etti. O kadar mutluyum ki, şuanda kuşlar kadar hafif ve mutluluğumdan uçacağım neredeyse. Anlatama, fevkalade bir gündü. Emeği geçenlere teşekkür etmek istiyorum. Ne mutluki biz bu günleri yaşadık.” İfadelerini kaydetti.