Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cuma Hutbesinde şehitler ile ilgili bölümü okumayarak atlayan imamı uyardığı için başta bölücüler olmak üzere bazı kesimler tarafından hedef haline getirilen Malatyalı olan Kulp Kaymakamı Burak Akeller’e sahip çıkarak, "Kaymakamımızın tertemiz alnından öpüyorum" dedi.
Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde Cuma Namazında Diyanet'in hutbesinde yer alan Şehit Askerlerimize rahmet dilenen bölümü kasıtlı olarak okumayan İmam M.K.'yı uyardığı için başta bölücüler olmak üzere bazı kesimler tarafından hedef haline getirilen Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Kaymakamı Burak Akeller’e MHP Lideri Devlet Bahçeli sahip çıktı çıktı.
Malatyalı olan Kaymakam Burak Akeller’e destek çıkan Bahçeli MHP Grup Toplantısındaki konuşmasında, “Huzurlarınızda Kulp Kaymakamımız Burak Akellerin tertemiz alnından öpüyor, onu yetiştiren anasına, babasına şükranlarımı sunuyor, Müslüman Türk duruşundan dolayı tebrik ediyor, başarılar diliyorum.” dedi.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin Grup Toplantısında Kulp Kaymakamı Buirak Akeller ile ilgili bölüm şu şekilde;
“Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde geçtiğimiz Cuma günü yaşanan, planlı, sübjektif, tek yanlı ve sistematik biçimde büyütülüp asıl mecrasında saptırılan bir hadise, pek çok çevrede tartışılmış, esasen konuya dahil olanların meşrep ve mizacını deşifre etmiştir.
İlçe kaymakamımız Cuma Namazını kılmak üzere Kuba Camiine gitmiş, cemaatin safına girmiştir.
Minbere çıkan imam, Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan hutbeyi okurken şehitlerimize rahmet içeren bölümü ne hikmetse atlamış ve es geçmiştir.
Daha önceden hutbeyi internetten okuyan şuur sahibi Kulp Kaymakamımız, şehitlerimize rahmet dilenen kısmın okunmadığını fark edince imamı isabetle uyarmış ve hutbenin doğru okunmasını sağlamıştır.
Namazın hemen sonrasında, Kaymakamımız, bu imama neden mezkur bölümü okumadığını sorunca, “Bana baskı yapılıyor, o yüzden okumadım” cevabını almış, bunun üzerine de “sen devletin imamısın, kim baskı yapabilir” diye çıkışmıştır.
Kuldan korkanın Allah’tan korkusu olmaz, olamaz.
Baskı ve dayatmayla şehitlere rahmet dilememek, sorasında kaymakam şiddet uyguladı bahanesiyle küçücük bir çizikten darp raporu almaya tevessül etmek Müslümanca bir tavır değildir.
Müslüman yalan söyleyemez, Müslüman iftira atmaz, Müslüman nefret saçmaz, Müslüman Allah’tan başkasına asla eğilmez.
Şehitlerimizin tarifi Kur’an-ı Kerim’de, köşkleri cennette, yerleri de Müslüman Türk milletinin gönlündedir.
Huzurlarınızda Kulp Kaymakamımız Burak Akellerin tertemiz alnından öpüyor, onu yetiştiren anasına, babasına şükranlarımı sunuyor, Müslüman Türk duruşundan dolayı tebrik ediyor, başarılar diliyorum.
Konuyla ilgili hassasiyet gösteren İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya’ya da teşekkür ediyorum.
Kaymakamımızın haklı ve haysiyetli tavrına kim destek vermişse Allah razı olsun diyorum.
Bu üzücü hadiseyi fırsat bilip kaymakamımıza saldıran, suçlayan, hakaret eden, bu kapsamda kalem oynatıp sosyal medyadan kinlerini kusanları biliyoruz, sefil amaçlarını tanıyoruz, ancak hiçbirisine pabuç bırakmayacağımızı rehin altındaki kafalarına ve kalplerine sokmalarını da tavsiye ediyoruz.
Cumhur İttifakı’na husumet duyanlar bu vesileyle saklandıkları deliklerinden dışarı fırlamışlardır.
FETÖ’nün kundağında sallanan, maklube sofralarında kaşık sallayan alçaklar tek tek ortalığa dökülmüşlerdir.
DEVA’cılar, Serokçular, terör örgütü yandaşları, bölücüler, müfteriler, bayraksızlar, FETÖ’cüler, kriptocular, devlete ve millete diş bileyen namertler hemen kendilerini ele vermişlerdir.
Mesele sadece bir kaymakam ile bir imam arasında geçen tatsız bir olay değildir.
Pusuda bekleyip el ovuşturanların, milli birlik ve kardeşliğimizi bozmayı hedefleyenlerin provokasyonları bu tespitimizi iyice netleştirmiştir.
Serok Ahmet sana gelince, imamın darp edildiği yalanını servis edip peşine takılman, kaymakamımızı önyargılarının esiri olarak suçlaman şahsın ve zihniyetin adına münafıklık alametidir ve tövbe etmen temennimizdir.
19 Ocak 2024 Cuma günü camilere gönderilen hutbenin, okunmasından imtina edilen bölümünü buradan paylaşıyor, aziz şehitlerimizi hürmetle, rahmetle anıyorum.
Şehidini bilmeyenin dinini ve milletini bilmeyeceğini kararlılıkla ifade ediyorum.
O hutbede okunmayan bölüm şöyleydi:
“Hepimize düşen, birlik, beraberlik ve kardeşliğimizden asla ödün vermemektir.
Din, Kur’an, vatan ve ezan gibi mukaddesatımız etrafında birbirimize kenetlenmektir.
Şehitlerimizin uğruna canlarını feda ettikleri ulvî değerleri yaşamak ve yaşatmaktır.
Geçen hafta hain bir terör saldırısı nedeniyle vatan evlatlarımız şehadet makamına ulaştı.
İnanıyoruz ki, Rabbimizin rahmeti şehitlerimizin üzerinedir.
Onlar, kendilerine müjdelenen cennet nimetleriyle sevinmektedirler.
Şehitlerimizi ve gazilerimizi yetiştiren anne babalar başımızın tacıdır.
Onların eş ve çocukları en değerli emanetimizdir. Biliyoruz ki, Allah’ın yardımı müminlerle beraberdir ve zafer inananlarındır.
Vatanımıza göz diken, milletimize ve ümmet-i Muhammed’e düşmanlık besleyen, Filistin’de bebek, kadın, yaşlı demeden masumları katleden işgalci zalimlere gelince, onlar, mutlaka kaybedeceklerdir.”