Malatya'da 6 Şubat depreminde yıkılması sonucu 15 kişinin hayatını kaybettiği Bayrak Apartmanı davasında mahkeme ikisi belediye görevlisi, yapı sahibi, statik proje müellifi ve fenni mesul hakkında "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 16’şar yıl 3’er ay hapis cezası verdi.
Burhan KARADUMAN - malatyagazete.com
Yeşilyurt ilçesi Salköprü Mahallesindeki 5 katlı Bayrak Apartmanı'nın Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023’teki ilk depremde yıkılması sonucu 15 kişi hayatını kaybederken, 10 kişi de yaralandı.
5 kat üzeri 16 daireli, 5 dükkanlı Bayrak Apartmanı’nın enkaz ve gücük altında kalan Aybuke Gürbüz (21), Burcu Dündar (37), Burhan Al-Alımı (29), Cemal Gürbüz (35), Emine Dönmez (29), Ertuğrul Efe Dönmez (6), Eylül Sare dönmez (1), Fatma Uzunçayır (20), Hulusi Gürbüz (49), Kibar Gürbüz (51), Leyla Uzunçayır (23), Mehmet Dönmez (34), Mehmet Uzunçayır (58), Songül Uzunçayır (54) ve Umut Adil Ekici (7) ölmüş, apartmanda bulunan 10 kişi ise yaralanmıştı.
Binanın yıkımına ilişkin Malatya 1.Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın karar duruşması görüldü. Dönemin belediye çalışanları tutuksuz sanıklar Alper Y. ve Berkan S., 1997’de yapımına başlanan ve 2001 yılında tamamlanan binanın kaçak olduğunun tespit edildiğini, sonrasında encümen kararıyla binanın mevcut haliyle uygunluğuna rapor verilip, ruhsatlandırıldığını ifade ederek, tahliyelerini istedi.
Mahkeme Heyeti, , statik proje müellifi ve fenni mesul Necip S., yapı sahibi Vahap G., projeyi onay evraklarında imzası olan dönemin Malatya Belediyesi çalışanları Alper Y. ve Berkan S., hakkında "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan 16 yıl 3’er ay hapis cezası verdi.
Mahkeme, İnşaat Mühendisleri Odası'nda onay yapan Mehmet G. ve Bülent Y. hakkında ise beraat kararı verdi.
Apartman depremden 8 ay sonra az hasarlıya dönüşmüş!..
Dava dosyasındaki belgeye göre, Bayrak Apartmanı,24 Ocak 2020 depremi nedeniyle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü’nde “Az hasarlı” olarak görünüyor. Aynı belgede söz konusu hasar durumunun “İtiraz tespiti” sonucu oluştuğu, aktarılırken hasar raporunun açıklama bölümünde ise şu gözlemler yer alıyor, “Saplama kiriş birleşim yerlerinde derin çatlakla var. Merdiven dairesinde sıva dökülmeleri ve çatlaklar oluşmuştur. Binada her katta 4 daire var sadece 1 dairenin altı dodrum kat diğer dairelerin altı dolgu olarak inşa edilmiş. Bodrum kattaki kolonlarda çatlak yok ancak dolgu zeminin üstündeki zemin kat kolonlarında derin çatlakla oluşmuştur.” Belgenin oluşturulması tarihi ise 10 Eylül 2020 olarak kaydediliyor. Söz konusu belge, Elazığ depreminden 8 ay sonra oluşturulmuş.
-Apartman Yeşilyurt Kaymakamlığının listesinde “Ağır hasarlı” Görünüyor
Bu arada, Yeşilyurt Kaymakamlığı’ndan avukatlar tarafından üst yazıyla alınarak mahkemeye sunulan ve 24 Ocak 2020 tarihli Elazığ-Sivrice depreminde Malatya’nın Yeşilyurt ilçesinde hasarlı binaları gösteren listede Bayrak Apartmanın da yer alıyor ve karşısında hasar bölümünde, “Kolon kirişlerinde çatlak var, Taşıyıcı sistemi yüzde 95 hasarlı” şeklindeki ifade yer alıyor.
-Dosyadaki Bilirkişi Raporu: Bina Elazığ Depreminde Orta Hasarlı çıkmış
Dava dosyasındaki Karadeniz Teknik Üniversitesine yaptırtılan Bilirkişi Heyeti Ek Raporunda ise “Elazığ Depreminden Sonra Hasar Tespit Raporları” ara başlığı ile Bayrak Apartmanı ile ilgili olarak şu bilgiler yer alıyor; “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kayıtlarında, 24.01.2020 tarihli Elazığ depremi sonrası dava konusu yapı için kesin hasar tespit sonucu "Az Hasarlı" olarak belirlenmiştir. 11.09.2023 tarihli teknik rapor uzman görüşünde, dava konusu olan Bayrak Apartmanının 24.01.2020 tarihli Elazığ Sivrice depreminden sonra hasar tespit sırasında çekilen fotoğraf ve rapor üzerinde yapılan değerlendirmesinde; Binada tespit edilen hasarlar sonucunda Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının görevlendirmiş olduğu teknik elemanların bina için Az Hasar değerlendirilmesinin doğru bir yaklaşım olmadığı ve yapının Orta Hasarlı olarak değerlendirilmesi gerekli olduğu, Elazığ Sivrice depreminde orta hasarlı olarak değerlendirilip performans analizi yapılarak yapının davranışı incelenerek değerlendirme yapmış olsaydı yani bina güçlendirilerek depreme karşı dayanım artırılarak en azından can güvenliği sağlayacak duruma getirilerek binanın göçmesi söz konusu olmayacaktı kanaati belirtilmiştir.”