Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Malatya İl Temsilcisi Baykan Almış, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (EPDK) konut abonelerinde yıllık elektrik tüketim limitini 5 bin kilovat saatten (kWh) 3 bin kWh’e düşürme hazırlığını eleştirdi. Almış, bu yeni düzenlemenin yürürlüğe girmesi durumunda vatandaşların büyük bir çoğunluğunun elektrik faturalarında önemli artışlarla karşılaşacağını belirterek, kamu hizmeti olan elektrik dağıtım alanının kamulaştırılması çağrısında bulundu.
MEVCUT LİMİTLER VE BEKLENEN ETKİ
EPDK’nın 1 Ocak 2025 tarihi itibarıyla (16 Kasım 2024’te yayımlanan yönetmelikle) konutlardaki tüketim üst limitini yıllık 100 milyon kilovat saatten 5 bin kilovat saate (aylık ortalama 417 kWh) düşürdüğünü hatırlatan EMO Malatya Temsilcisi Baykan Almış, yeni yasal düzenleme söylentileri hakkında uyarılarda bulundu.
Almış, basında yer alan haberlere göre EPDK'nın, son kaynak tedarik tarifesindeki konut abonelerinin yıllık tüketim limitini 5 bin kWh’ten 3 bin kWh’e çekmeye hazırlandığını ifade etti.
Almış, bu düşüşün olası etkisine dikkat çekerek, “Geçmişteki aylık 417 kilovat saat sınırı çoğu vatandaşımızı etkilemeyen bir seviye iken, bunun aylık ortalama 250 kilovat saate düşürülmesi tüm vatandaşlarımızı etkileyecektir” değerlendirmesinde bulundu.
ALMIŞ: ELEKTRİK ENERJİSİ BİR İNSAN HAKKIDIR
Açıklamasında ekonomik dar boğaz ve elektrik enerjisinin temel bir gereksinim olduğu vurgusunu yapan Almış, uygulamanın sosyal sonuçlarını dile getirdi.
Baykan Almış, elektrik enerjisinin bir insan hakkı olduğunu savunarak, şu çağrıyı yaptı: “Yurttaşlarının hak ve çıkarlarını gözeten bir çizgide ilerlemek gerekirken, özel Dağıtım Şirketlerinin çıkarlarını toplum çıkarının üstünde tutan yaklaşımlar bu toplumu hem yoksullaştırır hem de yalnızlaştırır. Olması gereken, kamu hizmeti olan elektrik dağıtım alanının ivedi olarak kamulaştırılmasının sağlanması ve vatandaşı mağdur edecek, faturaları daha da yükseltecek bu uygulamalardan derhal vazgeçilmesidir.”
Temsilci Almış, mevcut ekonomik zorluklar (deprem sürecindeki ticari kaygılar, tekstil sektöründeki daralma, tarımdaki don etkisi) dikkate alındığında, bu yeni düzenlemeyle ekonomik tablonun daha da ağırlaşacağını öne sürdü.


















