Filistin’i işgal eden ve burada soykırım yapan İsrail’e bilgi ve istihbarat sağladığı iddia edilen Malatya’daki Kürecik NATO Radar Üssü'nün kapatılması talebiyle Kürecik Mahallesi'nde, Malatya Kudüs Kardeşlik Platformu tarafından düzenlenen mitinge destek vermek için çevredeki il ve ilçelerden kabalalık bir topluluk katıldı.
Malatya Kudüs Kardeşlik Platformu tarafından, Kürecik NATO Radar Üssü'nün kapatılması için eylem başlatıldı.
Programda İnsan ve Değer Hareketi adına konuşan Ab-I Hayat Vakfı Başkanı Av. Ersin Eryılmaz, “Bilmiyorum farkında mıyız ama bizler mucizevi olaylara şahitlik ediyoruz. Görebilen gözlere Allah'ın ayetleri açıktır. Dün iffetli Meryem'in kucağında Allah'ın izniyle İsa'nın kundaktaki İsa'nın Allah tarafından konuşturulduğu topraklarda bugün 3 yaşında, 4 yaşında çocuklarımız konuşturuluyor. Duyuyor muyuz? 50 gündür havadan karadan küçücük bir coğrafyada hedef gözetilmeksizin değil sivil hedefler gözetilerek üzerine bombalar kaldırılan küçücük bir yerleşim alanındaki o yiğit halkın direnişini görüyor muyuz? En fazla 4 yaşında bir kız çocuğu enkazın altından çıkarılmış belki anasını babasını kardeşini abisini kaybetmiş, yaralı. Etrafı tanklarla çevrili bir hastanede sedyenin üzerine konulmuş. Aynen dudakları arasından şu cümleler dökülüyor: 'Onlardan korkmuyorum. Bu Allah'ın bir imtihanıdır, Rabbimiz bizi imtihan ediyor ve biz kazanacağız.' Sizler semadan ebabiller inmesini mi bekliyorsunuz? Allah'ın yardımı o mudur zannediyorsunuz? Allah'ın yardımı o bebeğin dilinde İzzeddin Kassam Tugayı mücahitlerinin elindedir, görelim. Onlar, o ribat ve cihat topraklarını canları pahasına terk etmiyorlar, terk etmeyecekler. Kısa ara verildiği, ateşkes yapıldığı bu günlerde izleyin videolarını; Mısır'da saldırı gününde gidip de mahrum kalan Gazzeliler, Gazze'ye geri dönüyorlar. Bu, Allah'ın yardımıdır. Allah, onların üzerine sekinet, kalplerine cesaret vermiş. İşte onlar var ya onlar, Allah Resulü (Sallallahu Aleyhi Vesellem) 'Benim ümmetimden kıyamet gününe kadar hak yolunda olup Allah'ın yardımıyla cihat edecek Kullar olacaktır.' buyurdu. 'Onlar nerede olacaklar ya Resulullah.' diye sorulduğunda 'Onlar Beyt'ül Makdis'in eteklerinde olacaklar.' buyuruyor. İşte Beyt'ül Makdis'in eteklerindeki hak üzere açık bir cihat yürüten Allah Resulü'nün müjdesine ermiş olan o yiğitler, Gazze halkının tamamı ve İzzeddin el-Kassam Tugaylarının bütün mücahitleridir. Rabbim yardımcıları olsun.” şeklinde konuştu.
Memur-Sen Malatya Şube Başkanı Hüseyin Söylemez şunları söyledi, “Düşünsenize ölüme giderken, şehadete giderken gülümseyen yüzleri gördük. Bir şeyler içerken iki genç, 'Bu son içeceklerimiz olabilir, belki de biraz sonra şehit olacağız' derken gülen videolarına şahit oldum. 13 yıl sonra ilk kez çocuk sahibi olan bir baba ve anne, ççocuğu şehit verirken onların metanetine şahit oldum. Bunlardan elbette ki öğreneceklerimiz var. 'Gazzelilerin imanı 2 milyar Müslümanına yeter' diyen Abdülfettah Hoca'yı geçen hafta misafir etmiştik. Bu sözün ne kadar önemli olduğunu gördük. Ve bu noktada inşallah kendimizi check ediyoruz. İşgalci rejim mallarına uygulanan boykotun önemine dikkat çeken Söylemez, "Yıllardır İsrail’i beslediğimiz, özellikle neredeyse yüzde 75'ini İsrail ya da destek olan malların besledikleri marketlerdeki rafların bir şekilde boşaltılmasına, evlerimizde çoluk çocuğumuzun bu şuura varmasına ve bu noktada asıl onları besleyenin gitmiş olduğu ve bundan sonra İsrail’in yavaş yavaş yıkılacak gerçeğini, boykotun ne kadar önemli olduğunu ortaya çıkarmıştır." ifadelerini kaydetti.
Malatya İHH Şube Başkanı Ömer Derin gerçekleştirdi. Derin, "Mescid-i Aksa'yı, Kudüs'ü, Filistin'i bizden Koparamayacaksınız. İşte biz Aksa için canını vermeye hazır, tarih sahnesinden silinip gideceğiniz güne kadar sizinle mücadele edecek, kanımızın son damlasına kadar savaşacağız. 7 Ekim sabahı olduğu gibi hiç beklemediğiniz bir anda hiç beklemediğiniz bir noktada sizi bu coğrafyadan söküp atacağız, o günler yakındır. Burada tüm Müslüman devlet yönetimlerine ikazda ve açık çağrıda bulunuyoruz. Amerika'dan, İsrail’den, Avrupa'dan, Rusya'dan, Çin'den değil Allah'tan korkun, Allah'tan korkun, Allah'tan korkun." diye ekledi.
AGD Bölge Başkanı Mesut Tura, “HAMAS halk nezdinde sol ve kavmiyetçi örgütlerin yapamadığını başarıyor. Ana hedef haline geliyor. HAMAS'ın hedefi işgal edilen toprakları teröristlerden ve İsrail’den kurtarmaktır. Cihad yoluyla Allah-u Teala'nın kelamının en yüce olmasını sağlamaktır. İlimle zafere yürümektir. HAMAS hiçbir terör eylemine tevessül etmemektedir, sadece topraklarını savunmaktadır. Hizmeti esas alan toplumsal bir harekettir. Topraklarını zorla gasp eden terör örgütü İsrail’e karşı meşru müdafaasını yürütmektedir. İşgale karşı durmak terör olsaydı o zaman İngilizlere, Fransızlara, Yunanlılara, Ruslara karşı bu topraklarda mücadele veren dedelerimiz de terörist olurdu. Halbuki onlar kendi topraklarını mücadeleleri sonucunda özgürleştirdiler. İşte HAMAS da bu özgürlüğü gerçekleştirmeye çalışan kutlu bir teşkilattır." İfadelerini kaydetti.
HÜDA PAR Genel İdare Kurulu Üyesi ve Diyarbakır İl Başkanı Vedat Turgut ise şunları söyledi, "Siyonistlerin yapmış olduğu katliamlara dur demek için Londra'da, Paris'te, Almanya'da, Fransa'da, İtalya'da hatta Telaviv'de insanlar meydanlara çıkıyor ama sayıları siyonistlerin sayısından, toprakları siyonistlerin topraklarından 200 kat fazla olan 2 milyarlık ümmet sessiz. Dolayısıyla o gün biz onlara ihanet ettik, sahip çıkmadık, İngilizler orayı işgal ederken onları yüzüstü bıraktık. Buradan Sayın Cumhurbaşkanına sesleniyoruz: Selahaddin Eyyubi'nin misyonunu yürütmek istiyorsanız, 'ceddimin kanla almış olduğu Filistin topraklarını satmam' diyerek siyonist yahudileri yanından kovan ikinci Abdülhamid Han'ın yerini tutmak istiyorsanız işte fırsat. Sayın Erdoğan yapmasa bile her kim 'ben bu misyonu üstleniyorum, ümmeti bir araya getirerek 'La ilahe illallah Muhammed-un Resulullah' Kelime-i Tevhid bayrağı altında Kudüs'e giderse Kürtler, Türkler, Araplar, İslam coğrafyası olarak bizler de gitmeye ve ceddimiz Selahaddin-i Eyyubi gibi Kudüs'ü fethetmeye, orada seve seve can vermeye hazırız. Akademisyenlere, okullarımızda ders veren öğretmenlerimize, üstatlara sesleniyoruz: Sakın bir daha kimse bize batı medeniyetinden; İngilizlerin, Fransızların ve idüğü belirsiz devletlerin insan hakları, çocuk hakları, hayvan hakları, kadın hakları ve benzeri safsatalarından bahsetmesin. Zira Gazze'de onların gerçek yüzleri görüldü. Kurmuş oldukları Birleşmiş Milletler, NATO söz konusu Afganistan, Irak, Suriye, Bosna Hersek olunca orduları birleştirip oraya müdahale eder, milyonlarca insanın canına kıyar ve oralara iç savaş, kan ve gözyaşı dışında bir şey götürmüyor. Gazze'deki mücahitler ise dünyaya şunu gösterdi: Talut ve Calut meselesi gibi o bir avuç Müslüman Dünyaya örnek oldu. HAMAS, Filistin'in tek ve meşru hükümetidir. HAMAS yok olmamalı. Bu ateşkes devam etmeli. İslam coğrafyasındaki Müslümanlar 'sen görevini yaptın, artık söz ve adım atma sırası bizde' diyerek fiili icraatları yapmaları lazım. Zira yaşlı dedeler küçücük torunlarını kefenlere sararken Resulullah'a bizi şikâyet etmesini söylüyor. Allah için ey İslam ümmeti, Gazze için meydanlara çıkın. İmkanları olanlar eline silah alsın. Ürdün halkı, Lübnan halkı, Beyrut halkı sınırlara doğru koşun! Ne bekliyorsunuz? Allah şahittir bizim aramızda sınırlar var; eğer o sınırlar olmamış olsaydı Batman'da, Diyarbakır'da, Malatya'da, Kayseri'de İstanbul'da, Adana'da sıra sıra otobüsler dizilerdi ve milyonlarca Müslüman Gazze'ye, Filistin'e doğru giderdi. Kürecik bir NATO üssüdür. 80-100 yıldır buradadır. Doğru ama 2012'den sonra israilin güvenliğini almak için İran ve Rusya'dan gidebilecek füzelere, gidebilecek saldırılara engel olmak için başta ABD ve israil olmak üzere o işgal kafalı NATO'ya muhbirlik yapmak için buraya kurulmuştur. Onun için bu Kürecik derhal kapatılmalıdır. İncirlik ile beraber faaliyetlerine son verilmelidir. Eğer bu aşamada bu yapılamıyorsa en azından Gazze'deki katliam son bulana kadar, orada kalıcı bir ateşkes sağlanana kadar, orada Filistin Devleti tam olarak kurulana kadar, orada Filistin Devleti'nin ordusu oluşana kadar bu radarlar, bu üsler kapatılmalı, faaliyetleri durdurulmalıdır. Havalimanları ve deniz limanları siyonistlerin her türlü gemi ve uçaklarına kapatılmalıdır. Buradan oraya ticari veya askeri bir mal gidiş veya gelişi durdurulmalı, Gazze'de halkını açlık, susuzluk ve ilaçsızlığa mahkûm eden siyonistlerin erzaklarının ülkemizden gitmesi ayıbından kurtulmalıdır. Türkiye, işgal devam ettiği sürece siyonistlerle bütün ilişkilerini askıya almalıdır. Yaptığı bütün anlaşmalarını da feshetmelidir. Daha sonra ise ilişkileri tamamıyla kesip siyonist işgalci israili devlet olarak tanıma ayıbından vazgeçmelidir. Türkiye vatandaşı olan siyonistlerin işgal edilmiş Filistin topraklarına gidip soykırıma katılmaları engellenmeli, gidenler olursa insanlığa karşı suç işlemekten yargılanmalı, mallarına el konulmalı ve vatandaşlıktan çıkarılmalıdırlar. Meydanlar boş bırakılmamalıdır. Siyonistlerin ve destekçilerinin mallarına süresiz bir şekilde boykota devam edilmelidir. Tüm esnafımız da bundan sonra siyonizme destek veren firmaların mallarını ne almalı ne de satmalıdır. Filistin direnişine maddi desteğe aralıksız devam edilmelidir."
Eylem olaysız bir şekilde sona erdi.
