Malatya'da Deprem Davalarında Tuhaf Raporlar!

Malatya'da Deprem Davalarında Tuhaf Raporlar!
A- A+ PAYLAŞ
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit

  • Malatya'da aynı depremde yıkılan iki ayrı bina için Karadeniz Teknik Üniversitesi Bilirkişi Heyeti'nin hazırladığı raporlarda çelişkili ifadeler yer aldı. Bir binada illiyet bağı kesildi denirken, diğerinde sorumlular asli kusurlu bulundu.
  •  Bilirkişi Heyeti, otel raporunda mimari projede yapılan değişikliği illiyet bağını koparan neden olarak gösterirken, aynı projeye onay veren belediye görevlilerini asli kusurlu bulması dikkat çekti.

Malatya’da aynı şartlarda depremde yıkılan ve enkazında ölen vatandaşlar çıkan 2 ayrı bina için aynı Bilirkişi Heyeti tarafından 2 farklı görüş bildirildi. Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden olan Teknik Heyeti, 2. Depremde yıkılan apartman için yargılanan sorumluların illiyet bağının kesildiği kanaatini belirtirken, aynı şartlarda yıkılan otel binasının sorumluları içinde yıkımda asli kusurlu oldukları kanaatini kaydetti. Bilirkişi heyeti, otel raporunda binanın mimari projesindeki oynama nedeniyle ilk mimari proje ve statik proje müelliflerinin illiyet bağının kesildiğini belirtirken, söz konusu projelerde onayı olan belediye görevlileri için ise asli kusur derecesi belirtmesi dikkat çekti.

Malatya’da 6 Şubat depremlerinin ikincisinde yıkılan Malatya Merkez Battalgazi ilçesi Dabakhane Mahallesi çarşı içindeki Beydağı Otelin enkazında kalan Hira Ecrin Baykal (10), İlahe Hasanzade (50), Rana Ökten (51), Raziye Baykal (41), Selami Acı (52), Selami Acı (4) ve Suat Acı (2) hayatını kaybetmişti.

Yine Malatya’da 6 Şubat depremlerini ikincisinde Yeşilyurt ilçesi İnönü Mahallesi Fetih Sitesi Sancak Apartmanının yıkılması sonucunda İbrahim Gözübüyük (68) ile Emine Gözübüyük (66) enkazda kalarak hayatını kaybetmişti.

Beydağı Oteli ile ilgili dava süreci Malatya 1.Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Sancak Apartmanı ile ilgili dava süreci ise Malatya 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor. 

Beydağı Oteli ve Sancak Apartmanı ile ilgili Bilirkişi Raporlarını Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyeleri olan Prof. Dr. Temel Türker, Prof. Dr. Tayfun Dere ve Doç. Dr. Serhat Demir’den oluşan Bilirkişi Heyeti hazırladı. 

-Sancak Apartmanı: “İlk depremde hasar görmüştür, ikinci depremde yıkılması mühendislik ve mimari değil”

Bilirkişi Heyeti tarafından, Sancak Apartmanı için hazırlanan raporda, yargılanan sanıklardan projeyi onaylayan belediye görevlileri, bina müteahhidi ve bine inşaat mühendisi ile fenni mesullerin asli kusurlu olduğu görüş ve kanaatini belirttikten sonra “Dava dosyasındaki bilgilerden binanın ilk depremde yıkılmadığı, ancak ağır hasar aldığının anlaşıldığı,  Dava konusu binadaki can kaybında, inşaat tekniği ve uygulamaları (mühendislik/mimarlık hizmeti, kontrol vb.) açısından doğrudan bir ilişki olmadığı, …” belirtilerek, haklarında dava açılan sanıkların suçsuz olduğu vurgusu  görüş ve kanaat ile ifade edildi. 

Raporun sonuç bölümünde geçen Bilirkişi Heyeti görüş ve kanaati şu şekilde; “Performans analizleri ile binalarda oluşabilecek hasar durumları öngörülebilmektedir. Binada öngörülenden daha fazla düzeyde hasar oluşması, binanın projelendirme, inşa ve kontrol aşamalarında oluşabilecek hatalara, yanlış kullanıma ve binada sonradan uygun olmayan şekilde yapılan tadilatlara bağlı olabilir. Bahsedilen hatalardan dolayı bina olması gerekenden daha fazla hasar görebilir fakat yine de yıkılmadan ayakta kalması istenilen performansın sınırlı da olsa sağlandığını gösterir. Bu aşamadan sonra önemli olan can güvenliği açısından hasarlı binalara girilmemesidir. 

Dava konusu apartman için:  06/02/2023 tarihinde meydana gelen 1. depremden sonra binalara girilmemesi konusunda gerekli uyarıların yapıldığı, buna rağmen binaya girildiği ve çok yakın zaman aralığında meydana gelen 2. büyük depremde binanın yıkılması nedeniyle ölümlerin meydana geldiği, 

Binanın ikinci depremde yıkılmasında meydana gelen ölüm olayında, binanın ilk depremden etkilenme durumunun dikkate alınması gerektiği,

Dava dosyasındaki bilgilerden binanın ilk depremde yıkılmadığı, ancak ağır hasar aldığının anlaşıldığı, 

Dava konusu binadaki can kaybında, inşaat tekniği ve uygulamaları (mühendislik/mimarlık hizmeti, kontrol vb.) açısından doğrudan bir ilişki olmadığı, dolayısıyla yukarıda teknik ve uygulamaya yönelik hatalardan sorumlu kişi/kişilerin meydana gelen can kaybı olayında illiyet bağı olmadığı, 

Binada, yaşanan depremlerden dolayı oluşan hasarların ve hasar seviyesinin değerlendirilmesinin ve sorumluluk ilişkilendirmesinin ise farklı bir inceleme konusu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır. Bu görüş ve kanaatlerle hazırlanan bilirkişi heyet raporu Mahkemeniz takdirine saygıyla arz olunur.”

-Beydağı Oteli: “Sorumlular asli kusurludur” 

Aynı Bilirkişi Heyeti, İkinci Depremde yıkılan Beydağı Oteli için ise, "Beydağı Otelin 06.02.2023 tarihinde yaşanan depremde yıkılmasında sorumluluk ilişkilendirmesi ile ilgili olarak dava dosyasındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi ve yapılan analizler neticesinde teknik açıdan kusur-sorumlu ilişkisi aşağıda Tablo 2’de verilmektedir.” Denilerek, yargılanan sanıklardan projeyi onaylayan belediye görevlileri, bina müteahhidi ve bine inşaat mühendisi ile fenni mesullerin asli kusurlu olduğu görüş ve kanaati mahkemeye sunuldu. 

Beydağı Otel ile ilgili Raporda, “Binanın mimari projesinde yapılan tadilat işlemlerinin binanın statik yapısını değiştirecek düzeyde olduğu ve bu nedenle tadilatlı durumlar için betonarme projelerin yenilenmesi ve ruhsatlandırma işleminin yapılması gerekmektedir. Beydağı Otel binası için bu işlemlerin yapılmamış olması nedeniyle ilk mimari proje ve statik proje müelliflerinin, neticenin meydana gelmesinde illiyet bağlarının ortadan kalktığı görüşüne varılmıştır.” denilerek, ilk  ilk mimari proje ve statik proje müellifleri için illiyet bağını koparan heyet, aynı projelerde imzası olan belediye görevlileri için  kusur belirtilmesi ise dikkat çekti. 

Burhan KAARDUMAN - malatyayenises.com - malatyagazete.com

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.