Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül ve beraberindeki heyet, Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin’i ziyaret ederek, esnaf odası başkanları ile bir araya geldi.
Ziyaret için teşekkür ederek sözlerine başlayan Keskin, Irak’ın Kuzeyi’nde de sürdürülen operasyonda asker ve sivil şehitler için başsağlığı dileklerinde bulunarak, terör örgütünü bir kez daha kınadığını ifade etti.
Keskin ayrıca Regaip kandilini de tebrik etti.
-“Virüs ve devlet siyasi toplantılara giremiyor, bir tek esnafın dükkanına giriyor”
Keskin, pandemi nedeniyle çay ocakları, eğlence merkezleri, kafeler, kahvehaneler ve lokantaların kapalı olduğunu, açık olan esnafların da iş yapamadığını belirterek, “Ne hikmetse, son dönemde siyasetçilerin esnaf ve sanatkarı sevdiği gibi, virüste bizi sevmeye başladı. Çünkü virüs siyasetçilerin toplantısına giremiyor, orada yazıyor ‘virüs giremez, devlet giremez’ diye, ama esnafın dükkanına gidince virüs orada oturmuş. Uçakta virüs yoktur, ama otobüse gittiğinde virüs olur. Virüs minibüste oturuyor, ama uçağa yaklaşmıyor. Bu esnaf ve sanatkara verilebilecek en büyük sorun ve sıkıntıdır. Arkadaş buraları gözünüz görmüyor mu? Eğer yasak gelecekse her tarafa gelmeli. Yasak gelmeyecekse artık milet bunaldı. Cumartesi günü serbest edin, Pazar günü her yeri kapatın.” Diye konuştu.
-“Kredi verildiği doğru, hibe verilmedi”
Esnafın toplumun temel direği olduğunu, gece bir devletin, birde esnafın ışığının yandığını belirten Keskin, “Devletin girdilerinde kimse taviz vermiyor, ne vergide, ne kirada. Esnafa deniliyor ki, ‘Size kredi verdik.’ Tamam, Allah razı olsun. Kredi verdiniz ama hibe vermediniz. Deprem kredisi verdi devletimiz sağolsun. Malatya, Elazığ ve Adıyaman’nın 3 ilçesi ile birlikte 17 bin kişiye deprem kredisi verildi. 50 bin TL verildi, ama hibe olarak değil, geri dönüşümlü olarak faizsiz verildi” dedi.
-“Sağlık Kurulundaki hocalarımız her halde prim ve vergi ödemiyor”
Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, “Esnaflarımız mutluysa, Türkiye’nin geleceği mutludur. Esnaflarımız mutsuzsa, Türkiye’nin geleceği mutsuzdur. Pandemi önemli, ilk başta alınan tedbirler son derece önemliydi, Sağlık Bakanımız ilk 6 aydaki süreci muhteşem bir şekilde yönetti. Fakat süreç uzadıktan sonra önemli sıkıntılar oldu. Çok güzel bir şey söyledi başkanımız, aslında her şeyi ifade etti, patenti ona ait olmak üzere bende gittiğimiz yerlerde kullanayım, demekki virüsün girdiği yerler varmış, mesela biz uçakla geldik yan yana uçakta virüse bir şey olmuyor, ama bir kahve ve lokanta açıldığı zaman, esnafın çay ocağı açıldığı zaman virüs demekki orada daha fazla hareketleniyor. Bunu popülist politika için söylemek istemiyorum; önlemleri mutlaka bir gözden geçirmek lazım. Sağlık Kurulu’nun da bunu bir gözden geçirmesi lazım. Sağlık Kurulu’ndaki hocalara saygımız ve sevgimiz sonsuz, ama her halde o hocalarımız sigorta primi yatırmıyor, vergi ödemiyor. Onlar komi çalıştırmadılar, onlar garson çalıştırmadılar, onlar ustabaşı çalıştırmadılar. Türkiye Değişim Partisi olarak ana görüşümüz şu, mesafeli ve kontrollü olarak mutlaka esnaflarımızın çarklarının dönmesi lazım.” dedi.
