Malatya Haberleri
AK Parti Malatya Milletvekili Abdurrahman Babacan, Türkiye'nin yeni bir siyasal sürece girdiğini ve terörün siyasi bir yöntem olarak sona erdiğini belirtti. Babacan, gelinen noktanın "yeni bir paradigma dönemi" olduğunu vurguladı.
Babacan, sürecin şeffaf bir şekilde TBMM çatısı altında yürütüleceğini ve tüm paydaşların dahil edileceğini ifade etti.
"Silahın Devri Sona Erdi"
Habertürk TV'de konuşan Milletvekili Abdurrahman Babacan, "Şimdi şöyle hakikaten yeni bir paradigma dönemi hem doğuyor hem de aslında icbar oluyor. Yani şimdi hatırlayalım yaklaşık işte 27 Şubat'ta İmralı'dan gelen açıklamanın kodlarına şöyle bir baktığımızda esasen artık silahın, işte şiddetin, terörün bir siyasal tırnak içerisinde bir siyasal yöntem olarak işleyemeyeceğini, bunun devrinin artık tıpkı diğer dünya örneklerinde olduğu gibi sona erdiğini ifade eden tabiri caizse ve yeni bir dönemle ilgili bir takım mesajlar veren bir açıklamaydı." dedi.
"Geçmişten Ders Çıkarıldı"
Babacan, geçmişteki "Habur travması" gibi süreçlerden dersler çıkarıldığını belirterek, Türkiye'nin bugün daha bütünleşik bir yapıya sahip olduğunu ifade etti. Babacan, "Hakikaten yeni bir paradigma var. Yani 90'lı yıllardan hatta 80'li yıllardan itibaren bu süreci tamamen okuduğumuzda baktığımızda hem siyasal hem sosyolojik hem kültürel hem iktisadi hem zihniyet hem tasavvurlar çatışmasının tezahürünün artık neticesine gelindiği nihayetine gelindiği bir dönem" şeklinde konuştu.
Devlet içindeki FETÖ yapılanmasının geçmişte süreçleri sekteye uğrattığına değinen Babacan, “Türkiye o dönem hatırlayın kendi içerinde İçerisinde devletin entegre bir yapıda hareket edemediği gerçeğini göz önünde bulundurarak FETÖ diye yani daha sonra 15 Temmuz darbesinden sonrasını hatırlayalım. Bölgedeki Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki bütün komutanların FETÖ'den içeriye alındığı istihbaratın bir yandan Milli Savunmanın, bir yandan Genelkurmay'ın, bir yandan İçişleri Bakanlığı'nın polisin jandarmanın tabiri caizse paralize edildiği, daha sonradan da esasen aslında yani Süreç boyunca bu süreçlerin neden doğru işletilemediğini hem istihbari zafiyetlerin neler olduğunu o süreç içerisinde bir takım hepimizi yaralayan hakikaten de hala düşündükçe insani olarak ve politik olarak da hepimizi üzen çeşitli hataların tırnak içerisinde yanlışların bir takım insani sorunların yaşandığını bunların hepsini totalde değerlendirdiğimizde esasen yeni bir paradigma ve yeni gerçeklikler ekseninde doğuyor.” ifadelerini kullandı.
"PKK'ya Fesih Mesajı Veriliyor"
Süleymaniye'de ortaya çıkan görüntülerin PKK'ya bir "fesih" mesajı verdiğini belirten Babacan, "Türkiye bugünkü Süleymaniye'deki ortaya çıkan bu görüntüler esasen negatif bir yeni bir psikolojik kırılmayı işaret etmeyen tam tersi artık PKK'ya da PKK'nın kendisini fesetmesini rasyonalize eden, altını dolduran, bunun ne şekilde gerçekleşeceğinin mesajını da hem PKK'nın kendi içerisindeki şahin gruba, direnenlere, direneceklere, direnmeyi düşünenlere hem de Türkiye kamuoyuna bak artık PKK şu mesajı almış. Evet kardeşim tamam ben Ben tamam. Buna riayet edeceğim artık. Dolayısıyla bu hem gerçek görüntüler bunlar hem de sembolik karşılığı olan, sembolik anlamı olan görüntüler," dedi.
Avrupa'daki siyasi elitlere de mesaj verildiğini aktaran Babacan, "Avrupa'da bu işle alakalı ciddi soru işaretleri var. Ben aynı zamanda Avrupa Konseyi'nde görev alıyorum. Oradaki PKK’ya müzahir ya PKK'nın doğrudan işte bir şekilde desteklediği veya PKK'yı destekleyen parlamenterler de dahil Avrupa'daki o siyasi elitlerin ne durumda olduklarını da içeriden görüyorum. Dolayısıyla bir yandan Avrupa'ya mesaj alan, bir yandan o network'e idari ve mali network'e şey yapan, bir yandan da işin cephesine mesaj veren total bir süreçti ve esasen aslında bugün bu şu görüntüler sadece bir görüntünün ötesinde PKK'nın bundan sonra kendi içerisine de kendi tabanına da bu konu bizim açımızdan budur. Türkiye devlet olarak bu işin üstündedir. Yani bu gerçekten sadece salt bir devletçilik yapmak için söylemiyorum bunu." ifadelerini kullandı.
"TBMM Çatısı Altında Şeffaf Süreç"
Babacan, sürecin istihbarat, Milli Savunma ve devletin yekpare hareket etmesiyle ilgili olduğunu belirterek, “Bugün karşımıza çıkan şey istihbaratın artık milli savunmanın ve devletin yekpare hareket etmesiyle alakalı, eşgüdümlü, koordineli hareket etmesiyle alakalı olan o yüzden belki de kuyumcu hassasiyeti diye adlandırdığı Mehmet Akif Bey'in tam olarak bu sonuçlar. Bu görüntüler onların sonucu." dedi.
Silah bırakma sürecinin kısa sürede tamamlanacağını öngören Babacan, “Şimdi biz silah bırakma derken yani silahların teslim edilmesi esasen işte süreç nasıl işliyor? Tam da planlanmış gibi işliyor. Evvela İmralı'dan gelen bir çağrı, ardından örgütün buna itaat edeceğini deklare etmesi, sonrasında silah bırakma sürecinin başlayıp çok da uzun olmaması, yani bu sürecin de çok fazla uzamaması gerekiyor. Kısa zaman içerisinde dünyadaki diğer örneklerin aksine ya söz gelimi İrlanda'da ya da İspanya'da yaşadığımızın aksine daha kısa çok kısa zaman içerisinde bu işin çözümlenmesi, tamamlanması ve bitirilmesi ve beraberinde de eşgüdümlü olarak şimdi işin siyasal sivil zemine taşınarak TBMM çatısı altındaki ya işte muhtemelen bir hafta 10 gün sonra bunları da konuşuyor olacağız hep beraber." şeklinde konuştu.
Sürecin TBMM komisyonu aracılığıyla ideoloji veya kimlik ayırt etmeksizin tüm unsurların katılımıyla yürütüleceğini belirten Babacan, "TBMM komisyonu olacak ve ideoloji ya da kimlik ayırt etmeksizin sürecin tüm unsurlarının dahil edileceğini ve burada akademisyenler, sivil toplum kuruluşları, aydınlar, münevverlerin de meclis işte burada Türkiye adına, bütün vatandaşlar adına, millet adına bu işi tabiri caiz ise üstlenecek, himaye edecek, tesis edecek ve buradan bir şekilde bunu yansıtacak, karşısına aktaracak bir mekanizma." ifadelerini kullandı.
Sürecin şeffaf ve net bir şekilde halkın katılımıyla yürütüleceğini vurgulayan Babacan, "Yani meclisteki komisyon işin siyasal, sivil, kültürel, bundan sonraki haklar, hukuklar, demokratikleşme gibi temel başlıklarını bizi doğrusunu isterseniz tam manasıyla halkın unsurlarını içerecek, vatandaşı sürecin içerisine dahil edecek ama şeffaf, ama net. Yani şimdiye kadar tabii ki doğal olarak bu iş Bir istihbarat işi. Yani işte silahların bırakılmasının yöntemleri, nerede olacağı, kimlerin nasıl muameleye uğrayacağı gibi şeyler halkın önünde, hepimizin önünde de dahil çok konuşulmasının anlamı olmayan, belki de konuşulsa gerçekten süreci zarara, inkıtaya uğratacak, halel getirecek de bir şeydi ve istihbari işlerdi. Ama bundan sonra hiç ne bir alveri, ne bir pazarlığı çünkü vatandaşın da doğal olarak kuşkularını, sorularını belki celp edecek. Bundan sonra yahu bu işle neler oluyor sorularının altını dolduracak. İşte bu sivil siyasal sürecin tesis olunması tam olarak da ideolojilerin ve kimliklerin ayırt edilmeksizin paydaşların bütününün bu sürece dahil edileceği zemindir Türkiye Büyük Millet Meclisi. Belki de hani 2013'teki çözüm sürecinden belki çok fazla işte farklı konulara da ya da soru işaretlerine ya da eleştirilere de muhatap olan o sürecin işletilme biçiminden en temel farkı da belki bu olacak. Tam da Türkiye Büyük Millet Meclisi meseleyi tabiri caizse kendi uhdesine alarak buradan vatandaşı temsiliyetini bu mesele üzerindeki hakimiyetini test edecek." değerlendirmesinde bulundu.
malatyagazete.com