Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Büyük Komutan ve Devlet Adamı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünün 86'ncı yılı dolayısıyla il yöneticileri, bazı siyasiler ve STK temsilcileri birer mesaj yayınlayarak, Ulu Önderi andılar.
MESAJLAR
Malatya Valisi Seddar Yavuz
"Milli mücadelemizin önderi, eşsiz komutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü aramızdan ayrılışının 86. yılında rahmetle, şükranla ve saygıyla yad ediyoruz.
Engin ileri görüşlülüğü, dünya gerçeklerini iyi bilmesi, insani değerlere verdiği önem, düşüncelerindeki evrensel boyut Atatürk’ü hiç şüphesiz insanlığın tarih boyunca yetiştirdiği dünyanın en önemli liderlerinden biri yapmıştır.
10 Kasım, Türk Milleti için ATATÜRK ’ü anma günü olduğu kadar sahip olunan değerlerin kıymetinin bilindiği, eşsiz bir eser olan Cumhuriyetin erdemlerini hayatımızda etkin kılmamız gerektiğini hatırlatan bir gündür.
Cumhuriyet tarihi boyunca Atatürk’ün işaret ettiği demokratik cumhuriyet ve muasır medeniyet hedefi için emin ve kararlı adımlarla ilerlemektedir. Geldiğimiz noktada Türkiye Cumhuriyeti Devleti, kuruluşundaki ideallere uygun, toplumsal refahı yakalamış, bölgesinde huzur ve istikrarın kaynağı büyük bir güç olmuştur.
Bizler, ecdadımıza layık olacak şekilde, kuruluş felsefesine sıkı sıkı sarılarak, Cumhuriyetimizin ideallerini, hedeflerini ve Aziz Milletimizin hayallerini gerçeğe dönüştürmek, muasır medeniyetler seviyesini geçebilmek için aynı heyecanla çalışma azmi ve gayreti içerisindeyiz.
Bağımsızlık Savaşımızın önderi, Cumhuriyetimizin kurucusu ATATÜRK, sonsuza kadar Milletimizin gönlünde yaşayacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin mimarı Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ü minnet, rahmet ve şükranla anıyorum."
Cumhuriyet Halk Partisi Malatya Milletvekili Veli Ağbaba
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, “Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının üzerinden 86 yıl geçti, ancak O, devrimleri, düşünceleri ve ilkeleri ile bizlerle birlikte yaşamaya devam ediyor” dedi.
“Bağımsızlık savaşının önderi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, büyük komutan ve devlet adamı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ölümünün 86. yılında saygı ve özlemle andıklarını vurgulayan Ağbaba, "10 Kasım'lar, bir anma ve matem günü olmaktan çok Mustafa Kemal'in eserlerinin genç nesillere daha iyi öğretildiği günler olmalıdır. Tüm dünyanın örnek aldığı Ulusal Kurtuluş Savaşı, sonrasında ortaya konulan çağdaşlaşma adımları ve devrimler gençlerimize her zamankinden daha fazla aktarılmalıdır” dedi.
İleri görüşlülüğü ve mücadele ruhu ile yok olmaya yüz tutmuş bir imparatorluktan çağdaş bir ülke yaratan büyük bir devrimci Mustafa Kemal Atatürk’ün “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.” sözüyle, Türk halkına olan inancını ortaya koyduğunu belirten Ağbaba, “Biz, CHP olarak, Atamızdan devraldığımız aydınlanma ve çağdaşlaşma mücadelesini vermeye devam edecek, Cumhuriyet kazanımlarına sahip çıkma noktasında topluma öncülük etmeyi sürdüreceğiz. Bu vesileyle ebediyete intikal edişinin 86. yılında Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü, Millî Mücadele kahramanlarımızı ve şehitlerimizi bir kez daha rahmet, saygı ve özlemle anıyorum.” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi Malatya Milletvekili Mehmet Fendoğlu
MHP Malatya Milletvekili Mehmet Fendoğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatının 86. yıl dönümü dolayısıyla bir anma mesajı yayımladı.
Mehmet Fendoğlu, mesajında şu ifadelere yer verdi:
"Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin baş mimarı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusudur. O’nun 'Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir' sözünden hareketle kurduğu Cumhuriyet, Türk milletinin azim ve kararlılığının sembolü olarak sonsuza dek var olacaktır. Bu büyük miras, bizlere, onun açtığı yolda yürümek, Türkiye’yi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak görevini yüklemektedir.
Atatürk’ün ileri görüşlülüğü, milli iradeye olan inancı ve Türk milletine duyduğu derin sevgi, yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor. 10 Kasım, Atatürk'ü sadece anmak değil, aynı zamanda onun düşüncelerini, ideallerini ve azmini geleceğe taşıyabilmek için bir fırsattır. O’nun bizlere bıraktığı Cumhuriyet değerlerini her alanda yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin sorumluluğudur.
Bu düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum. Ruhu şad, mekânı cennet olsun."
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er
Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 86. Yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayınladı.
Başkan Er mesajında, “Cumhuriyetimizin kurucusu, İstiklal Mücadelesinin başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ebediyete irtihalinin 86. yılında rahmetle yâd ediyorum. Bu toprakların vatan olması için mücadele eden, gözlerini kırpmadan canlarını veren tüm aziz şehitlerimize, gazilerimize ve kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum.
Hayatını memleketine ve milletine adayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ülkenin içinde bulunduğu zor şartlara ve sahip olduğu kısıtlı imkânlara rağmen, milletinden aldığı güç ve destekle, bağımsız millet iradesine dayanan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna liderlik etmiştir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü tarihe iz bırakan bir lider ve komutan yapan en büyük özelliği milletine duyduğu sonsuz güven ve inançtır. Atatürk ‘Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar’ “Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır” ifadelerinde yer aldığı gibi; bizler de bıkmadan, usanmadan, yorulmadan, mazeretlerin arkasına sığınmadan, birlik ve beraberlik içerisinde, daha çok çalışacağız. Yarınların Malatya’sını, yarınların Türkiye’sini hep birlikte inşa edeceğiz.
Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile aziz şühedamızı ve kahraman gazilerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum.”
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Akpolat
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Akpolat, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.
Rektör Prof. Dr. Nusret Akpolat mesajında “Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve Milli Mücadelemizin Lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ebediyete irtihalinin 86’ncı yıl dönümünde sevgi, saygı ve şükranla anıyoruz.” dedi.
Prof. Dr. Akpolat, Atatürk’ün ülkemizin istiklaline ve istikbaline adadığı 57 yıllık kısa ancak verimli yaşamında üstün askeri dehasını vatan sevgisiyle birleştirerek hayatını ülkesine ve milletine adayan kahraman bir asker ve büyük bir devlet adamı olarak Türk ve dünya tarihinde saygın bir yer edinmiş olduğunu belirtti.
Rektör Akpolat, Atatürk’ün zor şartlara ve sınırlı imkânlara rağmen milletinden aldığı güç ve destekle çıktığı zorlu yolda değişim ve dönüşüm hamlelerini başarıyla gerçekleştirerek İstiklal mücadelesini Cumhuriyetin kuruluşuyla taçlandırdığını vurguladı.
Akpolat, mesajının devamında şunları söyledi: “Daima okuyup araştıran, bilim ve akılcı düşüncenin önemine vurgu yapan Atatürk, bilimin ve fennin önemini, ‘Benim manevi mirasım bilim ve akıldır’ sözüyle ebedileştirmiştir. İnönü Üniversitesi olarak, kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonu çerçevesinde aklın ve bilimin ışığında daha ileriye taşımak için azim ve kararlılıkla çalışıyor; bilgi üretmeyi, araştırma ve geliştirme çalışmalarını en ileri düzeyde yapmayı milli bir vazife olarak görüyoruz. Gelecek nesillerimizin de aynı şuur ve inançla ülkemizi daha müreffeh yarınlara taşıyacaklarına dair inancımız tamdır.”
Bu duygu ve düşüncelerle vefatının sene-i devriyesinde Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, bu vatan uğruna şehit ve gazi olan tüm kahramanlarımızı rahmet ve minnetle yâd ettiğini ifade eden Rektör Prof. Dr. Nusret Akpolat “Ruhları şâd, mekânları cennet olsun!” dedi.
Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Bentli
Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Bentli, yayımladığı mesajında, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü aramızdan ayrılışının 86. yılında sevgi, saygı ve özlemle anıyoruz.” dedi.
Battalgazi Belediye Başkanı Avukat Bayram Taşkın
Taşkın, 10 Kasım Gazi Mustafa Kemal’i Anma Günü vesilesiyle yayımladığı mesajında, Atatürk'ün mirasının vatan ve millet sevgisiyle yaşatılması gerektiğini vurguladı. Taşkın, bu özel günün Türkiye’nin birlik ve beraberlik ruhunu pekiştirdiğini belirtti.
Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, 10 Kasım’ın yalnızca bir lideri anma günü değil, aynı zamanda Atatürk’ün emanet ettiği vatanın kıymetini bilerek ona sahip çıkma ve Cumhuriyet’in kazanımlarını gelecek nesillere aktarma sorumluluğunu hatırlatan bir gün olduğunu belirtti. Taşkın, Atatürk’ün bağımsızlık mücadelesinin bugün de yol gösterici olduğunu vurgulayarak vatan sevgisinin daima canlı tutulmasının önemine dikkat çekti.
Başkan Taşkın, Gazi Mustafa Kemal’in hedefleri doğrultusunda ilerlemeye devam eden tüm vatandaşlara teşekkür ederek, “Birlik ve beraberliğimizden aldığımız güçle, ülkemizin geleceği için dayanışma içinde çalışmaya kararlıyız” dedi. Gazi Mustafa Kemal ve tüm şehitlerimize rahmet dileyen Başkan Taşkın, "Güçlü bir Türkiye, güçlü bir millet iradesiyle mümkündür" sözleriyle mesajını sonlandırdı.
Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof.Dr. İlhan Geçit
Prof. Dr. İlhan Geçit, “Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, aziz milletimizin azim ve kararlılığının, mücadele ruhunun, kurtuluş umutlarının bir ifadesi ve dirilişinin bir sembolüdür.” dedi.
10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Başkan Geçit, “Hayatını ülkesine ve milletine adayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ülkenin içinde bulunduğu zor şartlara ve sahip olduğu sınırlı imkânlara rağmen, milletinden aldığı güç ve destekle bağımsız ve millet egemenliğine dayanan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna liderlik etmiştir. Milletimizin tarih sahnesinden silinmek istendiği bir ortamda Gazi Mustafa Kemal Atatürk, milli ruhu yeniden canlandırmış ve milletimizi milli bir kimlik etrafında toplamayı başarmıştır. Engin ileri görüşlülüğü, dünya gerçeklerini iyi bilmesi, insani değerlere verdiği önem, düşüncelerindeki evrensel boyut Atatürk’ü hiç şüphesiz insanlığın tarih boyunca yetiştirdiği dünyanın en önemli liderlerinden biri yapmıştır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk aynı zamanda parçası olduğu milletinin gelişmesi, güç kazanması ve ülkemizin müreffeh medeniyetler seviyesine ulaşmasını da, yine kendisine hedef tayin etmiş, bu uğurda her türlü gayreti, çabayı ve mücadeleyi sergilemiştir. Her alanda bağımsız olmayı esas alan, milli menfaatlerden asla taviz vermeyen, zulme, esarete karşı boyun eğmeyen bir politika izlemiş ve tüm dünyanın Türkiye’ye saygıyla bakmasını sağlamıştır.
Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ebediyete intikalinin 86. yıl dönümünde rahmetle ve saygıyla yâd ediyoruz.” dedi.
Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Şevket Keskin
MESOB Başkanı Şevket Keskin, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve Milli Mücadelemizin önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 86’ncı yıl dönümü vesilesiyle bir anma mesajı yayımladı.
Başkan Keskin mesajında şu ifadelere yer verdi:
"Cumhuriyetimizin kurucusu, bağımsızlık mücadelemizin lideri ve çağdaş Türkiye'nin mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, ebediyete intikal edişinin 86’ncı yılında saygı, minnet ve rahmetle anıyoruz. Onun eşsiz vizyonu, özgürlüğe ve bağımsızlığa olan inancı, ülkemizi karanlık günlerden aydınlık yarınlara taşımıştır. Atatürk’ün bizlere miras bıraktığı Cumhuriyet, Türk milletinin gücünü ve kararlılığını en güçlü şekilde yansıtmaktadır. Bizler de esnaf ve sanatkarlar olarak bu mirası yaşatmaya ve Türkiye’yi daha ileriye taşımak için çalışmaya devam edeceğiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 'En büyük eserim' dediği Cumhuriyet, hepimizin ortak değeridir ve bu değeri koruyarak, Atatürk’ün izinde ilerlemeye kararlıyız. Onun aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyoruz. Ruhu şad olsun."
Başkan Keskin, Atatürk’ün fikirlerinin ve hedeflerinin her geçen gün daha fazla anlam kazandığını ifade ederek, tüm vatandaşları, Cumhuriyet’in temel değerlerine sahip çıkmaya davet etti.
Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu
MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete irtihalinin 86. yıl dönümü dolayısıyla anma mesajı yayımladı.
Başkan Sadıkoğlu, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Eşsiz komutanlığı ve askeri dehasının yanı sıra sahip olduğu vizyonu, kararlılığı, ilke ve inkılapları ile tüm milletlere örnek olmuş bir devlet adamı olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, hepimizin kalbinde şükran ve minnetle yaşamaktadır. Onun ülkemiz için çizdiği uygarlık yolu ve Cumhuriyet gibi büyük ve anlamlı emaneti her zaman yaşayacaktır. Atatürk, gerçekleştirdiği sanayi devrimiyle Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığının temellerini atmıştır. Bugün iş dünyası olarak bize düşen, onun mirasa sahip çıkarak daha çok üretmek, daha çok istihdam sağlamak ve ülkemizi her alanda hak ettiği konuma taşımaktır. Bu bilinçle var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ebediyete irtihalinin 86. yıl dönümünde, tüm vatan kahramanlarımızla birlikte saygı, rahmet ve özlemle anıyorum.”
Atatürkçü Düşünce Derneği Malatya Şube Başkanı Yunus Millioğulları
"Atatürk’ün; fikirlerini özümsememizi, eserlerini korumamızı, devrimlerini içselleştirmemizi, tek gerçek yol göstericinin bilim ve fen olduğunu hiç aklımızdan çıkarmamamızı, yasaklanmış olan tarikatların millete tekrar musallat olmalarına asla izin vermememizi, O’nu anlamamızı istediğini yaşarken defalarca söylediğini biliyoruz. Bu bilinçle görevimizin; muasır medeniyet seviyesini aşmak ve Türk İstiklâl ve Cumhuriyeti’ni her koşulda kurtarmak, ilelebet payidar kılmak olduğunu da biliyoruz.
Atatürk’ün, gidişiyle yarattığı boşluk 86 yıldır doldurulamadı maalesef. Bunun nedeni süreçte kimilerinin içlerindeki devrim ateşinin sönmesi, kimilerinin izinde olduklarını söyleyerek yan gelip yatmaları, kimilerinin halk düşmanı politikalarını Atatürkçülük maskesi ile uygulamaları, kimilerinin Cumhuriyet Devrimini hiç anlamamış olmaları, kimilerinin de emperyalizm güdümünde ilkelerine, devrimlerine, eserlerine, kişiliğine, anısına pervasızca saldırıp Karşı Devrim değirmenine su taşımalarıdır. Ama özellikle son dönemde yoğunlaştırılan bu saldırıların Atatürk’ü daha da büyüttüğü, insanlarımızın gerçek Atatürk’ü daha iyi tanıyıp anlamalarını sağladığı, ulusumuzu yolunda birleştirdiği görülüyor.
Atatürk; strateji dehası bir komutan, ufkun ötesini görme yeteneği hayranlık uyandırıcı bir devlet adamı, sürekli okuyan, öğrenen, kendini geliştiren bir öğrenci, öğrendikleriyle edindiği bilgileri aklıyla yorumlayıp etrafıyla paylaşan bir öğretmen, gözünü budaktan sakınmayan tartışmasız büyük bir devrimci, kibir ve maceracılıktan uzak zamanlama ustası bir insan, inanılmaz cesur, kararlı ve neyi ne kadar yapabileceğini bilerek davranan bir önderdi. O kadar cesur ve kararlıydı ki, 16 Mart 1920 günü Meclis-i Mebusan basılıp mebusların önemli bir kısmı ve bazı aydınlar tutuklanarak Malta’ya sürüldüğünde, elinde henüz devlet, düzenli ordu, meclis bile yokken Lloyd George’un yeğeni Albay Ravlinson dahil Anadolu’daki birçok İngiliz subayını tutuklatmış, derhal harekete geçerek Milli Meclis’i Ankara’da toplamak üzere eksilen mebusların yerine yenilerinin seçilmesini sağlamış, kalan ve yeni seçilen 324 mebusun bütün engellemeleri aşarak Ankara’ya gelebilen 115’i ile 23 Nisan 1920’de Büyük Millet Meclisi’ni açmış, Milli Mücadele’yi meşruiyet zeminine oturtmuştu.
O kurtuluşun; doğru bir hedef, gerçekçi bir strateji, tutarlı bir ideoloji, bu strateji ve ideolojiyi kararlılıkla uygulayıp hedefe varacak bir önderlik ve inançlı kadrolarla başarılabileceğini çok iyi biliyordu. Hedefini açık ve net olarak daha 1 Aralık 1921 tarihinde “Biz, bizi mahvetmek isteyen emperyalizme karşı ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı savaşmayı uygun gören bir mesleği izleyen insanlarız.” sözleriyle belirliyor, ideolojisini de 9 Mayıs 1935’de “Bizim 19 Mayıs 1919’dan bugüne kadar yaptıklarımızın, devrimlerimizin ve yalnız birkaç yıl için değil, geleceği de kapsayan tasarlarımızın esası Kemalizm prensipleridir” diyerek tanımlıyordu.
Atatürk, kendisine Ataşark diyen bütün mazlum ulusların da umudu ve önderiydi. Bağımsızlık ve özgürlüklerine kavuşacaklarına inanıyor, bunu daha 1922 yılında “Türkiye’nin bugünkü mücadelesi yalnız kendi nam ve hesabına olsaydı, belki daha kısa, daha az kanlı olur ve daha çabuk bitebilirdi. Türkiye azim ve mühim bir gayret sarf ediyor. Çünkü müdafaa ettiği bütün mazlum milletlerin, bütün Şarkın davasıdır ve bunu nihayete getirinceye kadar Türkiye, kendisiyle beraber olan Şark milletleriyle birlikte yürüyeceğinden emindir.” demeciyle ifade ediyordu.
Atatürk emperyalistler ve kaderlerini emperyalizme bağlamış dahili bedhahlarla (içimizdeki işbirlikçi hainlerle) hem Kurtuluş Savaşında, hem devrimler sürecinde ve hem de sonrasında mücadele etti. Uğradıkları ağır yenilgiyi hâlâ unutamamış emperyalist devletler zaferden sonra ve bugün melanetlerini sürdürseler de, tarihe saygılı olan temsilcileri yaşarken olduğu gibi, ebedi aleme göçüşünün ardından da ve hâlâ O’ndan saygı ve övgü ile söz ediyorlar. Birleşmiş Milletler, doğumunun 100. yılında 156 ülkenin oybirliği ile 1981 yılını “Atatürk Yılı” olarak kabul etti, yıl boyu kutladı. Ama ahlâk, izan ve vicdan fukarası, Laik Cumhuriyet düşmanı gericiler her fırsatta yalanlarla Atatürk’e ve mücadelesine düşmanlık etmeyi sürdürüyorlar. Bunların “Keşke Yunan kazansaydı” diyebilen alçaklara yandaş olanları da görülüyor, “Deccal, Ayyaş, Kafir, Korkak” ve benzeri pek çok talihsiz, haksız ve hadsiz küfürlerle O’na hakaret edenleri de… Buna karşın, en önemli rakiplerinden biri olan, istifa etmesine ve siyasi yaşamdan 20 yıl uzak kalmasına neden olduğu İngiltere’nin efsane başbakanı Churchill savaştığı düşmanını son yolculuğuna “Savaşta Türkiye'yi kurtaran, savaştan sonra da Türk milletini yeniden dirilten Atatürk'ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de büyük kayıptır. Her sınıftan halkın O'nun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahraman ve modern Türkiye'nin Ata'sına değer bir görünümden başka bir şey değildir.” diyerek uğurluyordu.
Atatürk sadece Türk Ulusunun değil, Bölge, Avrupa ve Dünya uluslarının da değerini her geçen gün daha iyi anladığı gerçek bir Dünya Lideridir. Saldıranlar cüceleşirken O, büyümüştür. İran’da kadınların “Tek yol Atatürk” çığlıkları, Irak’tan duyulan “Bir Atatürk’ümüz olmadığı için bu haldeyiz” hayıflanmaları, Suudi veliahtının Arabistan’ın Atatürk’ü olma çabaları boşuna değildir. Atatürk’e hakaret etmeyi marifet belleyenler, Lozan’a “Hezimet” deyip Montrö’den bir imza ile çıkabileceklerini söyleyenler bile sıkıştıklarında boydan boya Atatürk posterlerinden medet ummak, dönüp dolaşıp Lozan’a, Montrö’ye sarılmak zorunda kalmaktadırlar.
Türk Ulusu, kuşkusuz Atatürk’ün akıl ve bilim yolunda aydınlık geleceğine güvenle yürüyecektir.
Atatürk’ü anlamayı, ilke, devrim ve eserlerini koruyup yaşatmayı varlık nedeni ve temel görevi sayan Atatürkçü Düşünce Derneği olarak, Büyük Atatürk’ü ebedi yaşama geçişinin 86. yılında da özlem ve minnetle anıyor, bir kez daha siyaset kurumunu Yeniden Atatürk Cumhuriyeti hedefine yönelmeye, Aziz Milletimizi de bu hedefe sahip çıkmaya çağırıyoruz.
Ruhunuz şad, ışıklar yoldaşınız olsun Atatürk!"
malatyagazete.com
