Malatya’da doğal olarak yetişen endemik Hypericum malatyanum bitkisi, bilimsel araştırmayla antioksidan ve antimikrobiyal kapasite açısından bilinen Sarı Kantaron’dan (Hypericum perforatum) daha güçlü olduğu kanıtlandı. İki üniversitenin ortak çalışması, türün ilaç, gıda takviyesi ve kozmetik sektörleri için potansiyelini ortaya koydu.
Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şanlı Kabaktepe ve Dr. Öğr. Üyesi Elif Özbey ile İnönü Üniversitesi’nden Prof. Dr. Dilek Asma'nın ortak yürüttüğü araştırma, Malatya ve çevresinde yetişen endemik Hypericum malatyanum bitkisinin biyolojik aktivitesini inceledi.
Araştırmada, Malatya florasında yer alan H. malatyanum türü, tıbbi bitkiler arasında önemli bir yere sahip olan H. perforatum (Sarı Kantaron) ile antimikrobiyal, antioksidan aktiviteler ve kimyasal bileşim açısından karşılaştırıldı.
Etkinliği Bilimsel Olarak Kanıtlandı
Malatya bölgesinden toplanan bitkiler, Malatya Turgut Özal Üniversitesi laboratuvarlarında analiz edildi. Bilim insanları, bitkilerden elde edilen özütleri farklı bakteri ve maya türleri üzerinde test etti. Bitkinin antioksidan gücü özel bir laboratuvar testiyle ölçüldü ve yararlı maddeler ileri teknoloji cihazlarla tek tek tespit edildi.
Çalışma sonucunda, H. malatyanum’un bakterilere karşı belirgin bir antimikrobiyal etki gösterdiği ve antioksidan kapasitesinin oldukça yüksek olduğu belirlendi. Yapılan ölçümlerde, H. malatyanum bitkisinin özütünün belirli bir dozda kullanıldığında, zararlı serbest radikallerin yaklaşık yüzde 90’ını etkisiz hale getirebilecek kadar güçlü bir antioksidan etkisi yarattığı ortaya çıktı.
Farmasötik ve Ekonomik Potansiyel
Araştırmacılar, bu bulgular sonucunda Malatya’da yetişen endemik türlerin yalnızca ekolojik değil, farmasötik ve biyoteknolojik açıdan da potansiyele sahip olduğunu vurguladı.
H. malatyanum’un sahip olduğu yüksek antioksidan ve antimikrobiyal özellikler, bitkinin doğal ilaç, gıda takviyesi veya kozmetik ürün formülasyonlarında kullanılabileceğine işaret etti. Bilim insanları ayrıca, Türkiye’nin endemik bitki zenginliğinin korunması ve bilimsel araştırmalarla desteklenmesinin, ülkenin biyoteknolojik ve tıbbi bitki endüstrisine önemli katkılar sağlayacağını ifade etti.
Bu değerli çalışma, Malatya’nın iki üniversitesinde görev yapan araştırmacıların iş birliğiyle gerçekleştirildi. Araştırma ekibi, yerli bitki türlerinin bilimsel olarak tanımlanması, biyolojik etkilerinin incelenmesi ve farmasötik potansiyellerinin ortaya çıkarılması yönünde yeni projeler üzerinde de çalıştığını belirtti.
Araştırma sonuçları, Malatya florasının sadece bölgesel değil, ulusal ölçekte de önemli bir doğal kaynak potansiyeli taşıdığını göstererek, Hypericum malatyanum'un hem geleneksel tıp hem de modern farmakoloji açısından gelecek vadeden endemik bir tür olarak değerlendirildiğini aktardı.
Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Bentli, Malatya’nın doğal ve kültürel değerlerine dönük bilimsel çalışmaların son derece değerli olduğunu belirterek, bu çalışmanın şehrin iki üniversitesinden akademisyenler tarafından ortak yürütülmesinin de ayrıca kıymetli olduğunu vurguladı. Bentli, çalışmada emeği bulunan akademisyenlere teşekkür ederek bundan sonraki çalışmalarında başarılar diledi.




















