Malatya, 28 Şubat döneminde kızlarını coplatanlara kahve ısmarlayanlara teslim olmaz
- Telegram
Burhan KARADUMAN
Zaman su gibidir, geçer.
Ama bazı zamanlar vardır, unutulmaz, unutturulmaz, gölge gibi asırlar boyu, yüzyıllar boyu, on yıllar boyu insanların peşin süre gelir.
28 Şubat ikliminin Malatya’da Türban Olaylarına dönüştüğü süreçte böyle bir dönemdir.
Malatya için ise ayrı bir sayfadır.
***
“Pirincin içindeki siyah taştan değil, beyaz taştan korkun” denilir.
28 Şubat döneminde rakı sofralarında oturanlar, bugün ise siyasette var olabilmek için “maneviyata bürünenler” aslında pirincin içindeki beyaz taştır, Malatya dikkat etmelidir.
Bunların derdi Malatya değil, kendi aileleridir.
“Malatya’da bir fırıldaklar ansiklopedisi” yazılsa, birinci cildini bu 28 Şubat döneminde rakı sofralarında baygın baygın gezip, bugün 28 Şubat döneminin rantı ile gezenler doldurur.
İnsanoğlu için; 7’sinde neyse, 70’inde de odur, denilir.
***
Sıtmapınarı…
Malatya İmam Hatip Lisesi, bu semtimizde.
Bugün her ne kadar Malatya’nın her köşesine, bucağına İmam Hatip Okulları açılmış olsada, Malatya İmam Hatip Lisesi’nin yeri Malatyalıların gönlünde başkadır.
28 Şubat dönemi ve sonrasındaki Türban Olaylarında Malatya üzerinde oynanan oyunların noktası burada başlıyor.
28 Şubat döneminde Malatya İmam Hatip Lisesi’nde okuyan öğrenciler, o dönemi unutmadıkları kadar, o dönemde burada polisler kendilerini coplarla kovarlarken kaçacakları dükkan ararken, sadece bir kitapçının kapısından içeri girebildiklerini de unutmazlar. Diğer dükkanlar kapalıdır. İmam Hatipliler, polisten kaçarken sığınamasınlar diye diğer işyerleri kilitlidir.
Sıtmapınarı'nda İmam Hatip Lisesi’nden öğrenciler dağılmadan önce, polislerin amirleri beklerken bazı dükkan ve işyerlerinde ısmarlanan kahveleri yudumlamalarını, o dönemin öğrencileri unutmamıştır, unutmazlar.
Zaman geçebilir, yıllar on yıllara dönüşebilir, ama gerçekler hep aslında yerindedir.
***
28 Şubat döneminde Malatya’da gününü rakı sofralarında geçirenler bugün hidayete ermiş olabilirler.
Allah hidayetlerini kabul etsin.
Ama bu hidayete erişlerin mükâfatını birazda Ahirette istemeyi / bulmayı denesinler. Artık Malatya’nın sırtından insinler. Siz hidayete erdiniz diye Malatyalılar sizi sırtından taşımak zorunda değil. İmam Hatipli kızları coplarla kovalatanlara işyerini polis karakoluna çevirerek kahve ikram edenler, kahvenizin 40 yıllık hatırını ısmarladıklarınızdan isteyin, Malatyalıdan değil.
Zaten şu bir gerçek; bugün muhafazakar bir parti iktidarda değil de, komünist bir parti iktidarda olsaydı, siz Malatya’da bir numaralı komünist olurdunuz. Çünkü sizin siyasetiniz menfaat üzerine kuruludur.
***
Bu siyaset fırıldaklarından rüzgar enerjisi üretilmiş olsaydı, memleketin enerji sorunu biterdi.
