Aracı servislik hale getiren KASİSLER

- Telegram
Asuman Sarıtaç
Maldia Ortak Akıl ve İrade Derneği Kurucu Başkanı
Arabanızla trafikte hoplaya zıplaya ilerlemek sizce nasıl bir duygudur? Acaba arabanın alt aksamlarına bir şey oldu mu diye düşüne düşüne yol almak da cabası. Herhangi bir uyarı levhasına rastlamak zaten imkansız gibi bir şey.
Tahmin ettiğiniz gibi konu, nerede karşımıza çıkacağı belli olmayan ve aracı servislik hale getiren KASİSLER.
Malatya’da şehir içi trafikte en çok dikkat çeken unsurlardan biri, neredeyse her cadde ve sokakta karşımıza çıkan kasisler. Amaç belli, hız kontrolünü sağlamak ve yayaları korumak; ancak uygulamanın şekli ve yoğunluğu sürücüler için ciddi bir sorun haline gelmiştir.
Kasislerin en büyük sorunlarından biri, konumlarının öngörülemez oluşu. İşaretlemesi bulunmayan ve sürücüyü hazırlıksız yakalayan kasisler, araçlarda mekanik hasara yol açmakta; trafikte ani frenlemeler sebebiyle de kazalara davetiye çıkarmaktadır.
Mevzuatta belirlenmiş yükseklik ve genişlik standartları varken, kimse kusura bakmasın ama Malatya’daki pek çok kasis bu ölçütleri karşılamamaktadır. Yüksek ve keskin yapılarıyla bu kasisler, sürücüler için bir hız denetim aracı olmaktan çok, adeta yol engeline dönüşmüş durumda.
Yoğun caddelerde sık aralıklarla yerleştirilen kasisler, araçların sürekli dur-kalk yapmasına sebep olmakta. Bu durum yalnızca sürüş konforunu düşürmekle kalmıyor; aynı zamanda yakıt tüketimini artırarak sürücülere ekonomik yük getiriyor ve karbon salınımını yükselterek çevreye zarar veriyor.
Trafik güvenliğini sağlamak için tek yol kasis değildir. Akıllı trafik ışıkları, yaya geçitlerinin iyileştirilmesi ve şehir planlamasına uygun yol düzenlemeleri, sürücülerin ciddi şekilde eğitilmesi dünyada sıklıkla tercih edilen ve başarılı sonuçlar alınan yöntemlerdir. Malatya’da da bu tür çözümler, kasis yoğunluğunun yerine geçebilecek modern ve sürdürülebilir alternatifler sunabilir.
Ayrıca bir şehirde çok fazla kasis varsa bu durum o şehrin trafik kültürünün ne denli zayıf olduğunu da gösterir. Sürücüler hız sınırına uymadığı için fiziksel engellerle zorunlu yavaşlatma tercih edilmiş demektir. Yol tasarımları, yaya önceliği veya trafik düzenlemeleri yeterince düşünülmediğinde kasis, “tek çare” gibi uygulanmıştır.
Gelişmiş ülkelerde de kasisler var ama yerinde, ölçülü ve standartlara uygun şekilde uygulanıyor. Her sokakta değil; sadece okul önlerinde, hastane çevresinde ya da kritik yaya bölgelerinde bulunuyor. Bu uygulama mutlaka uyarı tabelası ve yol işaretleriyle de destekleniyor.
Buna karşılık şehrimizde kasislerin her yerde, düzensiz, işaretsiz ve aşırı şekilde kullanılması, şehircilikte çağdaş bir yaklaşım değil; tam tersine idari kolaycılığın da göstergesi değil midir?
Medeniyet dediğimiz şey kasisin çokluğu ile değil; sürücülerin kurallara gönüllü olarak uymasıyla, devletin denetim mekanizmalarının etkinliğiyle, şehirlerin planlı ve insan odaklı tasarlanmasıyla, yayaların haklarının korunmasıyla ölçülür. Medeniyetin ölçütü kasis değil, kasise ihtiyaç bırakmayan bir toplumsal düzen ve trafik kültürü kurmaktan geçer.
Bu konuda sürücülere de büyük iş düşüyor. Trafik kültürüne uygun davranmak, hız yapmamak, saygılı olmak bu kadar zor olmamalı.
Evet, kabul ediyoruz kasisler doğru uygulandığında hayat kurtarabilir. Ancak Malatya örneğinde görüldüğü üzere, ölçüsüz ve plansız kullanıldığında sürücülerin hayatını zorlaştırmakta, araçlara zarar vermekte ve trafik düzenini olumsuz etkilemektedir.
Yetkililerin bu konuda kapsamlı bir inceleme yaparak standart dışı kasisleri kaldırması, kalanları da uygun hale getirmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, “güvenlik” gerekçesiyle yapılan bu uygulamalar, şehir yaşamında yeni bir çileye dönüşmeye mahkumdur.